Sabah erkenden kalktim... Normalde gece gec saatlere kadar calistigimdan cumartesi ve pazar gunleri oglene kadar uyurum... Hatta annemde beni hep ogleden sonra aramaya programlidir...:)) Keyifli bir gece, motivasyonu arttiriyor sanirim... Ya da mutluluk asilandigindan uyku anlamini yitirdi...
Ogleden sonra kankam arayarak aksam Manhattan'a gideceklerini ve benimde katilmam gerektigini belirtti. Belirtti derken, cumartesi aksami dizi keyfim 20:00-22:30 arasinda olup, yaklasik 2 haftadir insan ekme durumu hat safhaya ciktigindan sanirim biraz emri vaki vardi... Sonra tekrar arayarak dizinin kendi evinde ozel kayda alinacagini ve artik bunun bir mazereti kalmadigini belirtti.
Yapacak bir sey yoktu... Uzerimdeki spor kiyafetlerle tam geceye katilmak uzere evden cikacakken, son telefonlarinda sigara siparislerini aktardilar, spor gelmemem gerektigi ayricada eklendi... Halbuki o sekilde rahattim... En sevdigim elbiseyi giyerek evden ciktim...
Gece 4 kisi olacaktik... mehtap vardi ve icecektik... Kurtlar dokulsun diye... Sonra Mustafa abi geldi... Ben icimden yandik derken masanin en basina konumlandi...
Aradan gecen yarim saat sonrasinda masaya bir misafir daha geldi... Bu kim oldum bir an... Ilgisiz gibi gozukmeye calisirken kankamla goz temasi kurarak kim oldugunu ogrenmeye calistim... Sonrasinda masa kucuk gelince yer degisiminde masanin basina ben gecerken, kankam capraz konumda kaldi... yeni misafirimiz yanima oturmus olsa bile yaklasik bir saat kadar pek bir iletisim kurma sansimiz olamadi... Sonrasinda benim su degilde cintonik ictigimin anlamasi ile, "serefe" kisminda beni de kaale almaya basladi:)) sonrasinda bildiginiz genel geyikler... nerede calisiyorsun... kimsin... nesin...
tarzını begenmistim...
Sonrasinda nasil oluyorsa her zaman soguk ve uzak gibi gozuken tipime ragmen, icimde inanilmaz bir cekime girdigim ani yasamaya basladim... Sanki daha onceden tanismisiz gibi... bir o kadar yakin hissettim kendimi ona...
Masanin keyfine diyecek yoktu... Mehtap bir yandan... Muzik bir yandan... Bizimkilerin gitari da ortaya cikinca, sabahi gorduk... biraz usuyerek de olsa...
Kahvaltiya gitmemiz gerekirdi ama Pazar gunu icin Riva Piknik planimiz vardi...
Biraz uyku gerekiyordu... Ayrilirken sanki hergun gorustugum biri gibi, sadece iyi sabahlar dileyerek ayrildim... Irtibat olmadan... Bu sekilde olmasi gerekiyordu diye dusundum, sadece tanisilan biri... Sabahin 5.30 da evdeydim... Aklimda kalmisti ama kalmamaliydi... Kendi kendime isterse bana ulasir diye dusundum... 2 gunum cok guzel gecmisti, yaklasik 2 yildir hic boyle bir zaman gecirmemistim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder